5 Aralık 2017 Salı

Teknik Komiteler siyasetten etkilenmemeli  Kıbrıs Gazetesi Ağustos/2017
İki toplumu teknik komitelerin siyasi etkilerden uzak, daha verimli çalışması gerekiyor. Siyasi çözümün bulunmadığı durumlar da ki, şimdi tam da bu pozisyondayız,  iki toplumun günlük hayatlarının iyileştirilmesi hedefiyle oluşturulan komitelerin rolü daha da önem kazanıyor. Ne var ki insani amaçlar nedeniyle kurulan bu komiteler, siyasi etkilerden arınamadığı için çalışmalar sınırlı kalıyor.
Geçiş Kapıları Teknik Komitesi Rum Üyesi Sotos Zakheos, geçtiğimiz hafta bir panelde yaptığı konuşmada, daha çok sınır kapısının açılması girişimine siyasi konuların karıştığını ve beklenen ilerlemenin sağlanamadığını söylemişti. Zakheos, teknik komitelerin siyasi değerlendirmelerin dışında kalması gerektiği mesajını da vermişti.
Zakheos, Lefke ve Aplıç kapılarındaki yavaş ilerleme dışında, Lefkoşa - Kiracıköy arasındaki eski Lefkoşa –Larnaka yolunun açılmasının büyük önem taşıdığını anlatmıştı.
Eski yolun açılması durumunda özellikle Limasol- Larnaka - Lefkoşa’ya doğru akan yol trafiğinin hafifleyeceği düşünülüyor. Kiracıköy (Athinenu), Dali dışında Akıncılar (Lurucina) köylüleri de hem yanı başlarındaki köylere hem de Larnaka’ya kolay ulaşma imkanına kavuşabilirler. Bu köylerden ve Larnaka’dan Lefkoşa’ya olan mesafe de neredeyse yarı yarıya azalacak.
Komitelerin amacının insanların hayatını kolaylaştırmak olduğu noktasından hareket edersek, bu tarz taleplerin dikkate alınması gerekiyor.
Teknik Komiteler Talat-Papadopulos döneminde oluşturuldu
İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Rum Yönetimi eski Başkanı Tassos Papadopoulos, 8 Temmuz 2006 tarihinde, dönemin Siyasi İşlerden Sorumlu BM Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Gambari huzurunda bir araya gelerek, insanların hayatını kolaylaştıracak gündelik konuları ele almak üzere teknik komitelerin oluşturulması hususunda mutabık kalır. Bu bağlamda,  21 Mart 2008 tarihinde imzalanan mutabakat uyarınca, çalışma grupları ve teknik komitelerin kurulmasına ve bunların sonuçları kullanılarak tam teşekküllü müzakerelerin başlamasına karar verilir.
16 Nisan 2008 tarihinde Çevre, Sağlık, Kriz Yönetimi, Ekonomik ve Ticari Konular, Suç ve Suça İlişkin Konular, İnsani Konular ve Kültürel Miras başlıklarında yedi teknik komite ilan edilerek, çalışmalarına başlar.  Komitelerin çalışmalarıyla ilgili ilk kayda değer gelişme, 3 Nisan 2008’de Lefkoşa’da yayalar için geçişi sağlayan Lokmacı Kapısı’nın açılması ile sağlanır.
2008’den itibaren günün değişen koşullarına göre teknik komitelere yenileri eklenir. Şu anda toplamda 12 teknik komite var. Yukarıda sayılanlara ek olarak Yayıncılık ve İletişim –Frekans, Kültür, Geçiş Kapıları, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Eğitim komiteleri de katıldı.
Tüm komitelerin gündeminde, hayatı kolaylaştırmanın yanı sıra karşılıklı güveni de artırmaya yarayacak çalışmalar bulunuyor. Ancak bu çalışmalar, genellikle siyasi engellere takılıyor. Bu nedenle çalışmalar ya tamamlanamıyor ya da tamamlanması oldukça gecikiyor.
“Alo” diyemiyoruz
Adanın bir tarafından diğer tarafına geçenlerin telefon sinyalleri kayboluyor. İletişime geçmeyi engelleyen soruna bir türlü çözüm bulunamadı. En son olayın teknik değil,  hukuki olduğu ve bunu aşmak için yasal değişikliğin gerektiği söylendi. Rum Yönetimi’nin yasal değişikliğin yapılması halinde,  bunun KKTC’nin tanınması anlamına geleceği için ayak sürdüğü biliniyor. Sadece telefon konusunda değil, diğer bazı konularda da “KKTC’nin tanınmasına yol açacak” endişesi, adımların atılmasına olanak vermiyor.
Eğitim Teknik Komitesi’ne bakıldığında ise iki taraftaki okulların işbirliği yapması, öğrencilerin ara bölgede bir araya gelmesi yönünde her iki eğitim bakanlığı pek istekli davranmıyor. Bu da çalışmaların sekteye uğramasına yol açıyor. Kıbrıs’ta iki toplumun barış içinde yaşaması için barış kültürüne ihtiyaç duyulduğu ve eğitimin bu noktada oynayacağı rol dönem dönem en üst düzeyde yer alanlar tarafından anımsatılsa da uygulamada hedeflenen ivme yakalanamadı.
Kriz Teknik Komitesi ise pek aktif değil. Komite, Kıbrıs’ta, doğal nedenler veya insan eliyle olması muhtemel afet ve/veya acil hallerde, iki tarafın işbirliği yapabilmesi amacıyla ortak bir kriz mekanizması geliştirmek ve bu mekanizmada yer alan unsurların görev, yetki ve sorumluluklarını belirlemek amacıyla hayata geçirildi. 2008’de oluşturulan bu komite, bugüne kadar Kuzey’de ve Güney’de çıkan yangınlar da dahil olmak üzere, hiçbir ortak müdahalede bulunamadı. Buna gerekçe olarak itfaiye araçlardaki sembol ve resmi logolar konusunda sürekli değişen fikirler gösterildi.
Sanırım, teknik komitelerin hayatı kolaylaştırmak için kurulduğu zaman zaman unutuluyor. Hatırlatmakta fayda var…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder